Mesaj Sayısı : 754 Yaş : 28 Ruh Halin _? : Kayıt tarihi : 18/08/08
Konu: Geri: ****Fıkralar*** Cuma Ağus. 22, 2008 4:46 am
Bir adam sabah yürürken ilginç bir cenaze kafilesi farkeder; önde giden köpekli bir adam, arkasında bir tabut ve 10 metre arkadan gelen bir başka tabut ve tek sıra olmuş yaklaşık 200 adam... Tuhafına gider. Kafilenin başındaki adam kuşkusuz cenazenin sahibidir, yanına yaklaşır ve sorar: - Beyefendi, bu üzüntülü gününüzde hatırlatmak istemem, ama ölenler neyiniz oluyor? Adam yanıtlar: - Öndeki karım, arkadaki de kayınvalidem... - Vah vah başınız sağolsun. Nasıl oldu? - Köpeğim karıma saldırıp öldürmüş. Kayınvalidem de karıma yardıma gelmiş; onu da öldürmüş. Adam biraz düşündükten sonra sorar; - Beyefendi köpeğinizi ödünç alabilir miyim? - Sıraya geç…
C_k_m_C_K_c_K Süper SagocuxXx
Mesaj Sayısı : 754 Yaş : 28 Ruh Halin _? : Kayıt tarihi : 18/08/08
Konu: Geri: ****Fıkralar*** Cuma Ağus. 22, 2008 4:46 am
Adam balık tutuyor. Bir elinde oltası, öbür eli ise bir taşı tutmuş vaziyette havada... Kadın yanına yaklaşıyor ve soruyor: - Oltayı anladım da, bu taşı neden böyle tutuyorsunuz? Adam: - Bir şartla söylerim!.. Şartı duyan kadın kızıp gidiyor, ama merakını yenemiyor, tekrar dönüp geliyor. "Peki" diyor "şartını yerine getirelim; ondan sonra söyle bu taşı neden böyle havada tuttuğunu.." Şart yerine geldikten sonra adam, taşı neden öyle havada tuttuğunu açıklıyor: - Bu oltaya sabahtan beri hiç balık vurmadı. Ama sen bu taşa düşen üçüncü kadınsın!
C_k_m_C_K_c_K Süper SagocuxXx
Mesaj Sayısı : 754 Yaş : 28 Ruh Halin _? : Kayıt tarihi : 18/08/08
Konu: Geri: ****Fıkralar*** Cuma Ağus. 22, 2008 4:46 am
Osmanlı döneminde Arabistan'da erkekler uzun bir entari giyer, içlerine de don giymezlermiş. Rüzgarda falan her yerleri gözükürmüş. Bunu duyan Osmanlı padişahı Arabistan' a elçi gönderir, bu olayı kaldırmak için. Bir gün sokakta yine donsuz entari giymiş adam yakalarlar ve mahkemeye çıkartırlar. Hakim sorar. -Adın ne? -Abdulhamit -Babanın ismi? -Abdülaziz -Evli misin? -5 karım var -1.ci den 15 çocuk, 2.ci den 20, 3.cü den 12, 4.cü den 16, 5.ci den 17.......... Hakimin kararı: -Abdülaziz oğlu Abdülmecit' in don giymeye vakti olmadığından beraatine.......
C_k_m_C_K_c_K Süper SagocuxXx
Mesaj Sayısı : 754 Yaş : 28 Ruh Halin _? : Kayıt tarihi : 18/08/08
Konu: Geri: ****Fıkralar*** Cuma Ağus. 22, 2008 4:46 am
Bir gün yaşlı bir adam otobüste gidiyormuş. Yanına bir çocuk oturmuş. Saçında her renkten varmış. Yaşlı adam çocuğa bakmış tip tip tabii. Çocuk da "ne bakıyosun moruk?!" demiş. "Hiç hayatında çılgınlık yapmadın mı?" Adam cevaplamış: - Yaptım yaptım. Günün birinde bir papağanla ilişkiye girdim de, acaba çocuğum olabilir misin diye baktım!
C_k_m_C_K_c_K Süper SagocuxXx
Mesaj Sayısı : 754 Yaş : 28 Ruh Halin _? : Kayıt tarihi : 18/08/08
Konu: Geri: ****Fıkralar*** Cuma Ağus. 22, 2008 4:47 am
KGB karargahındaki telefon çalmış: - Alo?.. - Komşum Salamon bir devlet düşmanı!.. Odunluğunda deklare edilmemiş elmaslar saklıyor. - Not edildi, merak etmeyin. Ertesi gün KGB Salamon'un evini basmış. Odunluğa dalmışlar. Tüm odunları kırmışlar, içlerine bakmışlar. Bir tek elmas bile bulamamışlar. Salamon'a sövmüşler gitmişler. Akşam üzeri Salamon'un telefonu çalmış.. - Alo?.. - Ben Moşe.. KGB geldi mi?.. - Geldi. - Kışlık odunları kırdı mı? - Kırdı... - O zaman telefon etme sırası sende. Sebze tarlamın ekim için çapalanması gerek.
C_k_m_C_K_c_K Süper SagocuxXx
Mesaj Sayısı : 754 Yaş : 28 Ruh Halin _? : Kayıt tarihi : 18/08/08
Konu: Geri: ****Fıkralar*** Cuma Ağus. 22, 2008 4:47 am
Bir gün aslanın birinin canı çok sıkılmış, "şöyle bir ormanı gezeyim, tebamla eğleneyim biraz" demiş... Ormanda gezerken bir devekuşu görmüş. Yakalamış devekuşunu boynundan öteki pençesiyle de "Şak, Şak, Şak" diye üç tokat atmış hayvana. "Söyle LAN!"demiş "Kim bu ormanın kralı?" Devekuşu ürkekçe "Se-sensin aslan abiyyy" demiş. "Tabi lan benim" demiş aslan ve "Şak, Şak, Şak" diye üç tokat daha atıp fırlatmış hayvanı. Derken aslanın karşısına bi kurt çıkmış, tutmuş kurdu boynundan; "Şak, Şak, Şak" diye atmış tokadı, "Söyle lan" demiş "kim bu ormanın kralı" Kurt da ürkek ürkek; "sensin aslan abi" demiş. Aslan da "Tabi lan benim" demiş, "Şak, Şak, Şak" diye üç tokat daha atmış fırlatmış bi kenara. Derken bu defa aslanın karşısına bir fil çıkmış. Tam tırsak-tırsak kenardan sıyırtacağı sırada kurtla devekuşu gelip; "sen bu ormanın kralı değil misin aslan abi? Koş yakala şu hayvanı!" demişler. Bu gazı yiyen aslan koşmus tutmuş fili "Şak, Şak, Şak" diye patlatmış tokadı ve hemen sormuş "Söyle lan; kim bu ormanın kralı?!"... Filin kafası bir atmış; tutmuş hortumuyla bunu "Pat, Pat, Pat" diye üç kere yere çarptırıp fırlatmış atmış. Aslan yerden zorlukla kalkıp elleriyle üstünü silkerken file dönmüş ve şöyle demiş: - Bilmiyosan "bilmiyom" de kardeşim yaaa...
C_k_m_C_K_c_K Süper SagocuxXx
Mesaj Sayısı : 754 Yaş : 28 Ruh Halin _? : Kayıt tarihi : 18/08/08
Konu: Geri: ****Fıkralar*** Cuma Ağus. 22, 2008 4:47 am
Üçüncü Boğaz Köprüsünü Japon, Amerikan ve Türklerden oluşan bir konsorsiyum almış. Tam açılışın yapılacağı sırada kurdela kesilirken köprü büyük bir gürültüyle yıkılmış. Japon; "gitti bütün emeklerim, mahvoldu kumlarım!" diyerek harakiri yapmış. Amerikalı; "gitti çeliklerim, tonlarca çelik yıkıldı!" diyerek tabancasını çekip intihar etmiş. Tüm bunlari izleyen Türk müteahhit de derin bir "Ohhh!" çekerek yanındakilere dönmüş: -İyi ki çimento koymamışım; yoksa bunlar gibi mahvolurdum!..
C_k_m_C_K_c_K Süper SagocuxXx
Mesaj Sayısı : 754 Yaş : 28 Ruh Halin _? : Kayıt tarihi : 18/08/08
Konu: Geri: ****Fıkralar*** Cuma Ağus. 22, 2008 4:48 am
Çapkın bir sürücü çok güzel bir otostopçu kızı arabasına alır. Yolculuk ne yazık ki bir ağaca bindirmekle son bulur. Yoldan geçen bir köylü ise kaza yerine gelir ve sürücüye: - Ucuz atlatmışsınız! Arkadaşınız da öyle... Kız çayıra fırlamış, ama sapasağlam... İki büklüm kıvrılmış olan sürücüyse ağlamaya başlar: - Evet o sapasağlam, ama ben değilim! Gidin bakalım elinde tuttuğu şey ne?! ahhhhhhh!!!
C_k_m_C_K_c_K Süper SagocuxXx
Mesaj Sayısı : 754 Yaş : 28 Ruh Halin _? : Kayıt tarihi : 18/08/08
Konu: Geri: ****Fıkralar*** Cuma Ağus. 22, 2008 4:48 am
Çiftçi tavukları için 'yorulmayan bir horoz' almaya pazara gider. Pazarcı "İstediğiniz her şeyi bu horoz yapar" diyerek, azgın mı azgın bir horoz satar adama. Adam çiftliğe döner; horozu kümese koyar koymaz tüyler uçuşur, gıdaklamalar başlar. Çiftçi çok memnundur. Ama horoz çok azgındır; adam endişelenmeye başlar horoz iki günde ölecek diye. Horozu tutmaya çalışır, başaramaz. "Neyse" der, eve döner. Ertesi gün bir bakar ki; horozun ayaklar havada dil dışarıda yatıyor ve hatta tepesinde de bir akbaba uçuyor. Çiftçi kendi kendine "eh işte geberdi!" diye söylenir. Horoz bir gözünü hafif açarak çiftçiye yarım ağızla ve kısık sesle homurdanır: - Git lan git!.. Kaçıracan şimdi akbabayı!..
C_k_m_C_K_c_K Süper SagocuxXx
Mesaj Sayısı : 754 Yaş : 28 Ruh Halin _? : Kayıt tarihi : 18/08/08
Konu: Geri: ****Fıkralar*** Cuma Ağus. 22, 2008 4:48 am
Derbi maçından bir gün önce, iki taraftar konuşurlarken, biri sorar: - Yarın maça geliyor musun? - Hayır gelmiyorum, karım izin vermiyor. Diğeri: - Bak, bu işin kolayı var. Maçtan iki saat önce karımı kucaklıyorum, yatak odasına götürüyorum. Üzerindekileri parçalarcasına çıkarıyorum, deliler gibi sevişiyoruz. O mutlu bir şekilde yatarken; ben de kaçıp koşa koşa maça geliyorum. Sen de bu yolu dene! Önceleri benim karım da izin vermiyordu, ama şimdi mis... - Olur denerim. Maçtan sonraki gün iki arkadaş yine buluşurlar. - Dünkü maçta yoktun? Yoksa dediklerimi yapmadın mı? - Yaptım, ama bak anlatayım. Maçtan iki saat önce, dediğin gibi karımı kucaklayıp yatak odasına götürdüm. Önce giysilerini parçalarcasına çıkardım, sonra yatağa fırlattım. Tam pantolonumun düğmelerini açarken, "Yahu boşver! Bizim takım bu sezon bunca zahmete değecek kadar güzel oynamıyor zaten." deyip vazgeçtim...
C_k_m_C_K_c_K Süper SagocuxXx
Mesaj Sayısı : 754 Yaş : 28 Ruh Halin _? : Kayıt tarihi : 18/08/08
Konu: Geri: ****Fıkralar*** Cuma Ağus. 22, 2008 4:49 am
Biri 95 yaşında, biri 92 yaşında karıkoca, boşanmak için hakimin karşısına çıkmışlar. Hakim üzülmüş, '- Yapmayin ya hu' demiş, '- yetmiş yıllık evlisiniz, niye boşanacaksınız? '
'- Yok...' demiş yaşlı adam, '- ...aslında biz çoktan boşanmaya karar verdik de çocuklar etkilenmesin diye, ölmelerini bekledik.
------------
Üzgün ve pısırık görünüşlü bir Adam barda tünemiş oturuyormuş. Önünde bir türlü içemediği bir içki bardağı, suratı asık... O sırada barın kapısı açılmış. İri yarı, külhanbeyi tavırlı bir adam, sert adımlarla barın tezgâhına doğru yürümüş ve pısırık adamı iteleyerek tabureye oturmuş. Hiç soru sormadan adamın önündeki içki kadehini alıp başına dikmiş. Elinin tersiyle ağzını kuruladıktan sonra, 'Ne o, neden böyle surat asıyorsun, gemilerin mi battı?' diye sormuş. 'Sorma, ben çok talihsiz bir adamım' demiş pısırık. 'Neden?' diye sormuş adam tekrar. Şöyle cevaplamış pısırık, 'Bu sabah karımla kavga ettik, beni evden kovdu. O sinirle işe geç kaldım. Patronum zaten bahane arayıp duruyordu, beni işten attı. İşten çıktım, yolda yürürken araba çarptı. Eve gideyim, belki karımla barışırız dedim, eve gittim ve karımı başka bir erkekle yatakta yakaladım. Bu kadarı da fazla artık dedim, kendimi öldürmeye karar verdim. Tabancayla vuracaktım, silah tutukluk yaptı. İple asmaya kalktım, ip koptu. Doğalgazla öleyim dedim, faturayı ödemediğim için gaz kesikti. Eczaneden fare zehiri aldım, buraya geldim, içki bardağıma koydum. Onu da geldin sen içtin. Ooooff.. Ooofffff...
C_k_m_C_K_c_K Süper SagocuxXx
Mesaj Sayısı : 754 Yaş : 28 Ruh Halin _? : Kayıt tarihi : 18/08/08
Konu: Geri: ****Fıkralar*** Cuma Ağus. 22, 2008 4:49 am
Adam evinin merdivenlerinden çıkarken düşüp, bacağını dört yerinden kırmıştı. Hemen hastaneye kaldırmışlar, doktor bacağı boydan alçıya almış ve "Beyefendi bundan sonra daha dikkatli olun, en azından alçınız çıkana kadar merdivenlerden inmek çıkmak yok." demişti. Üç ay sonra kırıklar kaynadı, alçı çıkarıldı. Adam bu arada doktora; "Doktor bey artık merdivenlerden inip çıkabilir miyim?" diye sordu, doktor da: - Tabii, ancak yine de bir süre daha dikkatli olmalısınız. Adam doktorun bu cevabı üzerine sevinçle bağırdı: - Oh be şükürler olsun, üç aydır eve su borusundan tırmanarak girip çıkmaktan anam ağlamıştı!
...
Üniversite son sınıf öğrencisi yazılı sınavından kalınca doğru hocasına gider: -Siz beni sınıfta bırakarak hayata atılmamı önlüyor ve cezalandırıyorsunuz. İşin bu yanını hiç düşündünüz mü? -Tabii düşündüm. Hocanın görevi bilgiyi ölçmek, yeterli olmayanı sınıfta bırakmak değil mi? -İyi.. O zaman size bir teklifim var. Bir soru da ben size soracağım. Doğru cevabı verirseniz, ben kötü notumu kabul edip sınıfta kalacağım. Bilemezseniz, notumu düzeltecek ve sınıfı geçirteceksiniz. Hocanın keyfi yerinde... Teklifi kabul eder ve öğrenci sorar: -Yasal olup, mantıklı olmayan nedir? Mantıklı olup, yasal olmayan nedir? Ve de ne mantıklı ne de yasal olmayan nedir? Hoca uzun uzun düşünür ama cevabı bulamaz. İddia gereği öğrencisine iyi not vererek sınıfı geçirir.. Ama aklı da soruda kalır.. Sonunda sınıfın en iyi öğrencisini çağırır, olayı anlatır ve sorunun yanınıtını bilip bilmediğini sorar. Öğrenci hemen cevap verir: -Siz 65 yaşındasınız ve 23 yaşında bir kadınla evlisiniz. Bu yasal, ama mantıklı değil. Karınizın 25 yaşında bir sevgilisi var. Bu mantıklı, ama yasal değil. Siz karınızın sevgilisini, zayıf alıp sınıfta kalması gerekirken, iyi not verip mezun ediyorsunuz. Bu ise ne mantıklı, ne de yasal...
...
İki evli kadın bir akşam kocalarını evde bırakıp kadın kadına eğlenmek için bir bara gitmişler, ama içkinin dozunu fazla kaçırmışlar ve dışarı yalpalayarak çıkmışlar. İkisinin de fena halde çişi varmış, ama ortada tuvalet hesabına hiçbirşey yokmuş. Yanlız biraz ileride mezarlık varmış ve iki arkadaş tek çare olarak oraya gitmişler. İkisi de karanlıkta işlerini görmüşler, ama temizlenmek için tabii orada tuvalet kağıdı vs yokmuş. Kadınlardan birisi sarhoş kafayla külodunu çıkarıp tuvalet kağıdı niyetine kullanmış, sonra da orda bi yere atmış. Diğer kadın ise "ben külodumu çıkartmam" demiş. Mezarlıktaki çelenklerden birinin üzerindeki kağıdı almış; o da onunla temizlenmiş. Sonra iki kadın birlikte eve dönmüşler. Ertesi sabah kadınlardan birinin kocası ötekinin kocasına telefon etmiş: - Baksana sana ne diyecegim, seninkiyle benimki dün gece birileriyle fingirdeştiler galiba?.. Benimki eve sarhoş geldi üstelik külotsuzdu!?.. - Oooo seninki yine iyi. Benimki kapıdan içeri girdiğinde poposundan "seni asla unutmayacağım" yazılı bir kağıt sarkıyordu!
~TiRéd oF~ saGocu Admine
Mesaj Sayısı : 810 Yaş : 30 Ruh Halin _? : Takımın _? : Kayıt tarihi : 12/08/08